9 Aralık 2012 Pazar

odamı topladım, oje sürdüm, bilgisayarımdaki tüm dosyaları düzenledim,ders notlarını toparladım,kalemleri renklerine göre düzenledim, takip ettiğim dizilerin izlemediğim bütün bölümlerini izledim, yarın sınav var ve saat şu an 21.00. ben hala bilgisayar başında oturuyorum.ders nasıl çalışılıodu hatırlayamıyorum galiba bütün problemimin kaynağı bu.yeniden öğrenmem lazım.artık başlamam lazım.

4 Şubat 2011 Cuma

beklentilerin rafa kalkma zamanı geldi de geçiyo bile.peki ben bunu neden şimdi anlıyorum?yada bunu anlamak hayatımda bi fark yaratacakmı bunu zaman gösterecek.şu an için bildiğim tek şey var.artık geçmişi düşünerek, keşkelerle yaşamak istemiyorum.hayatımda yeni keşkeler olsun ona da razıyım.eskileri ezberledim artık.kendi kuyruğunu kovalayan bi köpek misali dönüp dolaşıp aynı yere gelmekten ve kaç tur atarsam atayım ellerimin boş kalmasından sıkıldım.o kadar çok tur attım ki aynı şeylerin etrafında artık başım dönüyor.yorgunum.hayatımın geldiği şu noktadan,düşücelerimden,yapamadıklarımdan,keşkelerimden...

3 Şubat 2011 Perşembe

Sadece "Neden?" desem anlaşılır mı yazamadığım, kelimelere dökmeyi bi türlü başaramadığım cümleler?

16 Ocak 2011 Pazar

Olabilecekken yakınlarda abartısız
Yok olmak erdeminde
Fukara bir insan sevgi....
Hayyamında yüce sevdalar
Ve Fransız sokaklarında saydığım o taşlar...
Hayatı disipline eden bütün dramatik karmaşalardan
Arınmak oysa
Sebep bir yazıya...
Sürümcemesinde bir aşkın gördüğüm..
Ardı ardına kurulan cümleler plastik bir tat vermiş olsada....
Hayat hem varmış hem de yokmuş gibi oysa
Akrep yelkovan kovalamacası...
Yanarken yedi sekize
Olmuş ağzım sözlerime
Eskiz.....eksik bir sekiz....
Yüzüm diyorum
Sonra ay
Ay diyorum....
Hani öyleydi işte ...
Olabilecekken yakınlarda bir gerçek
Yazmak isterken hemde....
Uzak köşelerde görünmez kaldık...

5 Ocak 2011 Çarşamba

aşk bu ya (ahh ah lise yıllarımdan bi alıntı)

Aşk bu ya;sensiz geçen ana hasret yaşıyorum sensizliğimi.Sensizlik dediğin hiçbir şey aslında,bir bardak acı suyla örtüyorum kimsesizliğimi.Ne güneşi seviyorum ne de soğuk bir kış gecesini.Ben böyle de mutluyum.Her yazdığım satıra bir çizgi çekiyorum,senin beni sildiğin gibi bende siliyorum senden geri kalanları.Senden geriye kalan hiçbir şeyi kabul etmiyorum.
 Sensizliğin adı;yalnızlık,bir iki damla gözyaşı ile kağıdı ıslatmak "Seni seviyorum" la bitecek cümleler kurmak.Bundan sonra ne ben sana yar ne de sen bana sevgili.Elini tutmayı hayal ederken sensizliğe alışmak üzüyor beni.
 Meğer anı yaşamakmış seni sevmek,seni sevmek biraz da ağlamakmış,şiir okumakmış ayın aydınlattığı geceye haykırarak.
 Her şeyin sonu; değil aslında,sensizliğin başlangıcı,beni benden alışına yas tutmak biraz da.Sen hiçbir zaman çıkmayacaksın ben bende olduğum sürece.Bir döngünün sonuydun sen,kısa bir paragraf gibi geçtin hayatımdan.Dönüp  dönüp okuyacağım ağlatası bir düş.Gözümü kapattığımda hatırlayacağım bir aşk hikayesi.
 Sen git;ben buradayım bu benim ne ilk gidişim,biliyorum senin de tek kalışın değil.Senden geriye kırık bir kalp,ıslak bir göz ve sensiz bir ben...

"Başucumda müzik"

Hatırlamak güzeldir derler.Hayır değildir.Anılar bir an için bizi gülümsetse bile hemen sonra elimizi uzatıp tutmaya çalıştığımızda silinip giderler ve ne yaparsak yapalım ancak acı verirler.